DÜ/Ş/EŞ



DÜ/Ş/EŞ

Gelmeseydin boğulacaktım.
Hüzün denizinde acılarla çırpınarak.
Canımda yanık izleri vardı.
Saklanmıştım hayattan,
korkuyordum.
Sabahları uyanmayan.
Geceleri kayıp,
bir ruhla boğuşuyordum yaşamak için
ve beni bulduğunda
en kötüsünü yapmıştım.
Tüm umutları yakıp,
bir boşver dolamıştım dilime.
Kaderime razı,
şansızlığıma isyan
türkenmişliğimle
ve sen geldin.
Siyah bulutların boğduğu
sıkkın canıma,
ılık ılık yağan
yaz yağmuru gibiydin.
Bir gece uyumamak istedim,
doyasıya yaşamak istedim geceyi.
Sonra uyudum ve kuşlar öterken
uyanmak istedim.
Umuda açtım kilitli gözlerimi .
Arsız bir tebessüm kapladı
öksüz dudaklarımı.
Gözlerimdeki ışıltı senide aydınlattı.
İnandın seninle yeniden doğduğuma
Kitabın ilk sayfasını araladık birlikte.
Gördük ki masalın kahramanları bizdik.
Kahramanlık yapıp
söyledik sevdiğimizi birbirimize
ve o gün bu gün.
Bu gün ve her gün,
Bana sevdiğini ilk söylediğin gün.
Aynı heycan yüreğimde
ve kendini tekrarlayıp duran
bir söz dilimde,
aynı iki kelime.
Hayata ilk kez
düşeş atmanın sevinciyle.

                                                EBRU KÜÇÜKBAŞ
 
Facebook beğen
 
günün alıntısı
 
Yazmak hatırlamak için değil unutmak içindir !
 
23 05 2009 dan itibaren 10856 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol